20130306

çokmavi

Hayat bu sıralar bana çok garip.
Eylül'de sayamadığım kadar çok dersten kalınca hiç de üzülmemiştim. Gayet mutluydum. Gülmekten sürekli sesim kısılıyordu.
Şimdi ise, meğersem sadece sayabildiğim kadar, yani 2 tane dersten kaldığımı öğrendim. Sayabilirmişim demek ki. O kadar gereksiz ve basit dersler ki bunlar bide. Okulumun uzamasına hiç de gerek yokmuş. Şubat'ın başında öğrendim bunu da. Başarılı olmuşum; ama 1 aydır üzgünüm. Hasta olduğum için sesim kısıldı bu sefer.
Erasmus bittiğinden beri çok garip şeyler oluyor hayatımda.
Şubat'ta güvendiğim insan sayısını "tüm insanlar-1" olarak değiştirmiştim. Ama gittikçe tüm insanların da azaldığını farkediyorum.
Özlediğim o kadar çok kişi var ki. ve o kadar çok yer. ve an. Mesela bugün okula gittim, bitti. Şu anda okulu özlüyorum, yarın sabah olsa da gitsem mesela. Yan odamdaki ablamı özlüyorum. bi de Selena'yı. küçük olmamızı. erasmus'la ilgili her şeyi özlüyorum. her yeri. ve her anı.
Kızlar depresyona girince saçlarını kestirirlermiş. sevgililerinden ayrılınca filan. Ben buna hiç inanmıyorum. Saçlarımın ilkokuldan beri en kısa halinde olması bence bundan değil. Çünkü içimdeki birtutammavi bu sıralar sadece birtutam değil. Çok fazla. O yüzden saçlarımdaki birtutammaviliği azaltmaya çalışıyorum. Belki içimdeki de azalır diye. Elimde olsa tümmaviyi keserdim, ama saçlarımın bu kadar kısa olması için cesaretim yok sanırım. Sadece mavi kalemler yerine kahverengi kalemler tercih ediyorum.
Buraya böylesi üzüntülü yazı yazmak istemiyordum hiç. İlk defa yazdım sanırım. İlk defa böylesi üzüntülü hissediyorum. Ama bu sıralar ne zaman böylesi üzüntülü olsam, babam birden karşıma çıkıp göz kırparak bana çikolata veriyor. Böylesi üzüntülü olduğumu anlıyor mu bilmiyorum; ama çok işe yarıyor. birden hemen çok sevinçli olmaya başlıyorum.