20101018

şimdi ben çok ödev yapıyorum.
sonra geçen gün, kumpir almıştım. masa çok doluydu. tepsiyi koyunca kumpirim ŞLAĞP diye yere düştü. hem de tam suratının ortasına. ondan şlağp diye ses çıktı zaten. sonra arkamdaki kız bana, "yalnız burda iki tane çay var." dedi. "dikkat edersen." çok ciddi ama, bi görseniz. peki dedim boynumu azcık sağa büktüm. bi iki patates yedim yanımdakilerden. sonra kalktım. çok açtım o gün.
bi de benim arkadaşımın arabası var. geri geri gidiyodu bugün. şeker uzattım. al dedim. almam dedi. al dedim. almam dedi. al dedim. almam dedi. sonra arkadaki arabaya çarptı. ama sensörü bozuk olduğu için çarptı! şekerden değil... sonra bi baktık. arkadaki arabanın arkası inmiş biraz. iki tane çocuk gördü, gidin gidin diye bağırdılar. kaçın, biz bişiy görmedik. ehehe dediler bi de.
ay ne geldi aklıma. bizim hoca beni oğluna alıcak sanırım. OF.

20101009

mim

merhaba. 2 tane mim'im var benim. onları yanıtlayayım şimdi dedim. öncelikle leon'a ve kısaca fd'ye, sonralıkla BBS'ye teşekkür ediyorum beni mimledikleri içiinn! :) zevkli oluyo ya seviyorum ben mimlenmeyi eheh.
leon ve fd'nin mimiyle başlıyorum o zaman.

1) Lakabın var mı varsa nedir?
bet diyen var, beti diyen var. filan. bet fransızca'da aptal demek diyorum. dinlemiyolar beni.

2) Son zamanlardan da dile dolanan şarkı?
Jolene'i çok dinliyorum bu sıralar. hem Dolly Parton'dan hem de Alexis Grace diye bi kızın yorumundan. çok tatlı.

3) En son ne zaman ve neye/kime aşık oldun?
en son bana yeni gelen kartpostalıma aşık oldum. çok tatlı bi görseniz. Almanya'dan gelmiş. upuzun saçlı bi kız var üstünde. elinde çiçek filan. hoş yani.

4) En son okuduğun kitap/film? şimdi Elif Şafak-Araf okuyorum. çok sevdiğim bi arkadaşım oku demişti. ondan okuyorum. en son izlediğim filmin adını da kopyalamam lazım. dur.

Yeopgijeogin Geunyeo.

eheh. kore filmi. tatlı bi film.

5) Son zamanlarda en çok özlediğin...
selin'i özledim.

6) Bir günlüğüne ünlü biri (oyuncu/şarkıcı/politikacı vs) olma hakkı tanınsaydı kim olurdun? ay bu soruya hiç bi zaman cevap veremedim. şimdi veremicem heralde. kusura bakma fd:) ama sanırım şarkıcılardan biri olup bi günlüğüne sahnede şarkı söylemek isterdim.

7) Yarın sabahki ilk planın? bu sabahki ilk planım olduğu gibi yarın sabah da ödev araştırıp pafta hazırlamam lazım. belki bugün bitirirsem araştırmayı yarın sabah da pafta hazırlarım. evet böyle yapmaya karar verdim şu anda. ehe

8) En sevdiğin huyun?
diğer insanları çok düşünüyorum.

9) Şuanki bölümünde/mesleğinde olmasan ne olurdun?
şimdiki bölümümde olmasam psikolojide olurdum büyük ihtimal. ama memnunum halimden şu anda.

10) Okurken en zevk aldığın 3 blog ?
aynı zamanda mimliyorum sizi!

evet. şimdi ikincisine geçiyorum. bu da değişik bi mimmiş. '10 farklı kişiye söylemek istediğiniz 10 şey'
çeşitli nedenlerden ötürü birilerine söyleyemediğimiz, içimizde kalan şeyleri söylicekmişiz. isim kullanmak zorunlu değil, baş harf filan kullanabilirmişiz.

-etrafında artık seni, seninle dalga geçenlerden koruyacak birine ihtiyaç duymamana çok seviniyorum. çok büyüdün çok değiştin gözümüzün önünde. herkesin iyi niyetini görebilmesini sağladın. artık bu kadar çok arkadaşın olmasına çok seviniyorum gerçekten.
-niye bizimle konuşmadığını anlayamıyorum. telefonlarımızı açmadığını. nerelerdesin bilmiyorum. umarım sorunu çözebilirsin.
-sevgili fotoğrafçı; fotoğraflarımın çoğunun yanması sizi çok mu eğlendirdi?!
-cuma günleri okula gitmiyosan, perşembe günü 'yarın maketlerini getir göster bana' demenin bi anlamı var mı? hayır yağmurda ıslanarak getirdim ben onları da. ondan diyorum.
-daha ilk gün çok iyi arkadaş olabilirdik. öyle olsaydı şimdi sadece uzaktan birbirimize bakmak zorunda kalmazdık.
-küçükken yanlış anlayıp, arkanı dönüp gittin. benim belki de şu ana kadar ki en büyük hatam da arkandan gelmeyip bi üst kata çıkmam oldu. her şey çok farklı olabilirdi. her şey ama. neyse. o kadar çok mutlu olmanı istiyorum ki.
-hocaam, ehe her şeyimi size anlatmayı çok isterdim. beni çok iyi anlarsınız biliyorum. sizi çok seviyorum. belki bigün gelir anlatırım siz de dinlersiniz.
-nolursa olsun. deli gibi kavga da etsek, aylarca konuşmasak da, yarım yıl görüşmesek de, birbirimizden nefret de etsek en yakın arkadaşım olucaksın.
-sana dicek bişeyim yok artık. ne dediysem duymadın çünkü. ama hayatımda bu kadar önemli olmadan nefret ediyorum.
-iyileşiyosun yavaş yavaş. 2 yıl önceki halinle çok fark var aranda. aferim.

ay baya zormuş bu. ehe. iyi oldu ama. arada okurum ben bunu. teşekkür ederim tekrardan.
bitli turist ve Nays T!ng siz de yaparsanız sevinirim! :)

20101002

çok

okulum açılıyo bu hafta.
ankara'ya soğuk geldiği hafta bizim okulun açıldığı haftadır zaten.

dört ay boyunca
aklımda, yarım kalan guaj boya vardı.
yapmam gerekiyodu. ama o
gözümde büyüdü de büyüdü, yatağımın altında duran, arada beni arkadan ittiren dev maviye dönüştü.
şimdi tek umudum hocanın aklına gelmemesi.
sonra maket yaptım bir sürü, yepyeni. ayakta duramıyolar.
diğerleri de yavaş yavaş kırılıyolar, bana herhalde. kutudan başka koycam yerim yok. napiyim.

dört ay boyunca
ellerim renklendi. gözlerim beyazladı.
bi tane orgum oldu.
iki tane fotoğraf makinam.
36 pozun 30'u yandı.
saçlarım çok kısaldı, yeniden mavildi.
çok güzel şarkılar dinledim. gökyüzünün ne kadar büyük olduğunu otobüsteyken anladım.
çok acıktım, çok yedim. yeni gözlüğüm, yeni telefonum oldu.
iki arkadaşım birbiriyle küstü. biri diğeri için hala çok meraklı iki arkadaşım. küstü.
'çok'larla dolu bi mail aldım. sevindim. kağıda yazdım. dosyama koydum.
bi daha vazgeçtim. vazgeçtiğimi unutmamayı diledim.
annemi öptüm babamı öptüm ablamı öptüm.
çok şarkı söyledim. az utandım.

artık okula hazırım.
kalemlerimi özledim.